Zamanı bilinmez ama göçerlikten konarlığa geçiş , yeri bilinmez ama doğu kokar buram buram.
Ne zamanı önemli ne yeri insanoğlunun zayıflığı , yeri gelip yıkıcılığı ve sonunda peşini bırakmayan lanetleri .
Masal tadında tadı doğu gibi bol baharatlı bir tiyatro eseri , Mahmud ile Yezida gibi uzun yıllar tadı hep damağımda kalacak bir eser.
Doğuda bellekleri kaplayan kum fırtınalarında her şey unutulur , ve her şeye yeniden başlanır. İnsanlar ve olaylar hep aynıdır. Her şey zamana asılı kalır. İnsan bunu öldüğünde anlar. İlkin zevkleri,sonra tutkuları ,sonra umutları ve en son korkuları ölür insanın. O zaman bizde ölürüz . Öldüğümüzü anlamadan ölürüz .Yaşadığımızı da anlamamışızdır zaten. Usul usul ölürüz ; azar azar yaşar, usul usul ölürüz.
Neleri hatırlıyorsun şimdi etin zamanından daha uzun olan kemiğin zamanında?
Dağın başındaki bulut , ovanın düzünde yapışkan bir nem olur, ıslanır, bulaşır başkalarnın ellerine.
Erkekliğin gövdesine haram edilmiş rahmin derin boşluğunu istersin. Erkek dediğin yüreğinde taşırmış kendi rahmini.
Cudana - Babasızlığın asi etti seni
Öksüzlüğün yılan kuyusuna çevirdi kalbini
Yalnızlığın dolambaçlarında yalnızca fitneye çalışır oldu aklın
Ağzından çıkan her söz yüreğinin kiriyle islenir olmuş senin
3 yorum:
Murathan..Vazgeçilmezim, her kitabında yeniden çarpıldığım, kelimelerin gücüne hayran olduğum eşsiz yazar..Teşekkürler Esra.
Sevgili Elif Murathan okumak çok çok farklı bir dünyaya yolculuk yapmak gibi bazen insan o dünyadan hiç dönmek istemiyor..
Murathan Mungan çokkkk severim.
Yorum Gönder