16 Şubat 2022

UCUNDA ÖLÜM VAR - KEMAL VAROL

 


Beş , altı belki yedi kez başlanıp yarım bırakılan bir kitap ve nihayet Ocak ayında bitirdim. Hikaye çok güzel Ağıtçı Kadın yıllar önce onu bırakıp giden Heves Ali'yi bulmak için yollara düşer. Sürekli kendime Heves Ali ne güzel isim  , Ağıtçı kadının hevesini kursağında bırakan Ali dedim.

Ağıtçı kadın üç telli bağlamasını çalarak ona ''Bir Ay Doğar İlk Akşamdan Geceden'' diyen Heves Ali'yi şehir şehir arar.

Hikaye çok güzel fakat yazar biraz fazla uzatmış konuyu sıkıldığım yerler oldu inatla bitirmek istememin sebebi Aşıklar Bayramı kitabını okumak istememdendir. Aşıklar Bayramı sanırım Heves Ali'nin hikayesi.

Sıkılmama rağmen o kadar çok cümlenin altını çizdim ki.....


'' Dünya ölümlü , gün akşamlıydı''

''Oysa bir ölüye bakarken onların ölüsünü görmem ben. Yerde upuzun yatan mevtanın yerinde yatanın ben olduğumu düşünürüm. Yıllar önce bir aşktan ölen, hayata bir ölü olarak saldıkları beni görürüm''

''Ah, herkesin ömrünü hikaye ederken kendi ömrüne bir cümle kuramamış ben! Uzanmış yatıyorsun kelimelerin arasında''

''Ağlayan ben değilim harfler ! Bak Heves Ali , elli yıl geçti üzerinden ama adındaki bütün harfler ağlıyor hala''

''Bazı aşklara soru sorulmazdı çünkü''

''Hem hangi insan neye ağladığını tam olarak bilebilir ki''

''Aşk biter ama hikayesi kalırdı geriye. Aşkın hikayesiyse kendisinden daha güzeldi. Kendimi bir hikayenin ağırlığıyla yollara vurdum. Başkalarına yaktığım ağıtlara sakladım içimi ''

''Harflerin kağıda düşenine değil yüreğe inenine inandım hep. Adında ' E ' harfi olanlar kötü olamaz , demiştim o vakitler. fakat onlar haklı çıktı . Sırtımı o narin ' E ' harfi gibi kamburlaştırıp gitti zaman ''

'' Fakat eni sonu herkes bilirdi ki dünya üzerinde bir aşıkların , bir de açların uykusu gelmezdi ''

''Acıkanın yanağından , susayanın dudağından belli olurdu. Acı çekenin kim olduğunu anlamak içinse gözlere bakmak yeterliydi ''

''Yaşlandıkça derdine doğru yürürdü insan''

'' Sonunda , Sivas'ta bir grup saz aşığına rast geldim. Adını sordum ama hiçbiri seni bilmedi. Bana söylediğin türküyü mırıldandım onlara. '' Hiç duymadık '' dediler. Gözlerini , saçlarını ,boyunu posunu anlattım uzun uzun. Başlarını çaresizce iki yana sallayıp ''Arguvan'a git '' dediler bana. '' Bir saz aşığı 
elli diyar gezse de önünde sonunda bir gün Arguvan' a gider"

"Yazmamı rüzgar aldı ama derdim olduğu gibi yerinde kaldı. Böcekler dağda değil içimde öttü . Güneş benim üzerimde doğup battı. Ölmedim. Ama yaşadığım da görülmedi dünya üzerinde "

"Dilimin üzerinde bir kelime geziyor elli yıldır ,alıp silen yok"


"Gittin.

"Geleceğim" dedin.

Yalan her ağızda güzel dururdu elbet, bilmedim.

Birinci yıl , bugün , dedim.

İkinci yıl , yarın , dedim.

Üçüncü yıl , baharın , dedim.

Dördüncü yıl , kışın , dedim.

Beşinci yıl , uzakta , dedim.

Altıncı yıl , bari bir rüyada görsem , dedim.

Yedinci yıl , artık gelmez , dedim "